Antalya’nın Aksu ilçesinde yer alan Kurşunlu Şelalesi, doğal yapısı ve sakin atmosferiyle ziyaretçilerine huzurlu bir tabiat deneyimi sunuyor.
ANTALYA’NIN SAKLI HUZUR KÖŞESİ: KURŞUNLU ŞELALESİ
Kalabalığın içinde kaybolduğumuz, zamanın hızına yetişmeye çalışırken nefes almayı unuttuğumuz anlarda, doğa bize hep kucak açar. Bu hafta ben de yönümü doğanın huzur veren sesine çevirdim ve Antalya’nın kalbinde, adeta bir masalın içine gizlenmiş Kurşunlu Şelalesi’ni ziyaret ettim.
Şehrin merkezine sadece 20 kilometre uzaklıktaki Aksu ilçesinde yer alan bu tabiat parkı, ilk adımda bile insana “doğru yerdesin” dedirtiyor. 1986 yılında tabiat parkı ilan edilen bu bölge, 33 hektarlık alana yayılan zengin bitki örtüsü, serin suları ve kuş sesleriyle dolu atmosferiyle hem ruhu hem bedeni dinlendiriyor.
Kurşunlu Şelalesi'ne ulaşım oldukça kolay. Antalya Havalimanı’nı geçtikten sonra Yonca Kavşağı’ndan sola dönüp düz devam ediyorsunuz. Yol üzerindeki “Fettahlı Mahallesi’ne Hoş Geldiniz” yazılı tak, sizi tabiatın kucağına davet eden ilk işaret. Takın altından geçtikten yaklaşık bir kilometre sonra, şelalenin giriş kapısına ulaşıyorsunuz.
İçeri girer girmez doğa ikiye ayrılıyor: Piknik yapmak isteyenler sağa, şelaleye yürümek isteyenler sola yöneliyor. Ben önce sağ taraftaki piknik alanına uğradım. Tertemiz bir çevre, düzenli masalar, çeşmeler ve çocukların neşeyle koşturduğu alanlar karşılıyor sizi. Alanın sadece küçük bir bölümünün piknik için ayrılmış olması, doğaya gösterilen saygının ve koruyucu tedbirlerin ciddiyetini gösteriyor.
Başladığım noktaya dönüp bu kez şelale yönüne, yani sol tarafa doğru yol alıyorum. Yol üzerinde birkaç küçük stant ve kafe yer alıyor.
Kurşunlu Şelalesi sadece bir su kaynağı değil; binlerce yıl öncesine uzanan bir doğa mirası. 10-12 bin yıl önce gerçekleşen tektonik hareketler ve kireçtaşı kayaçların zamanla erozyona uğramasıyla oluşan bu doğal güzellik, yaklaşık 18 metrelik yüksekliğiyle görkemli bir su akışı sunuyor. Kireçli suların kayaları aşındırarak oluşturduğu travertenler ve küçük göletler, burayı adeta bir tabloya çeviriyor.
Çevredeki yürüyüş parkuru, sizi hem fiziksel hem de zihinsel bir yolculuğa çıkarıyor. Her adımda farklı bir bitki, farklı bir kuş sesi ya da kelebeğin kanat çırpışı eşlik ediyor. Çam, defne, çınar, zeytin, keçiboynuzu… Akdeniz’in tüm yeşili burada bir araya gelmiş gibi. Bu ormanlık alan; sincaplardan kuşlara, kelebeklere kadar birçok canlının da yaşam alanı.
Kurşunlu’ya gidecek olanlara birkaç küçük tavsiye: Yanınıza mutlaka rahat bir yürüyüş ayakkabısı alın. İlkbahar ve sonbahar, bölgenin doğasını en güzel haliyle görebileceğiniz dönemler. Yazın ise kalabalık artabiliyor, erken saatlerde gitmek en iyisi.
Antalya denince akla deniz, güneş ve kum gelir genellikle. Oysa şehrin hemen kıyısında, doğanın kalbinde sizi bekleyen bambaşka bir yüzü daha var. Kurşunlu Şelalesi, sadece doğa tutkunları için değil, hayatın yoğun temposuna kısa bir mola vermek isteyen herkes için gerçek bir kaçış noktası.
Yolunuz düşerse değil, kendinize o yolu yaratın. Çünkü bazen sadece suyun sesiyle baş başa kalmak, insana unuttuklarını hatırlatır.
Detaylı tanıtım videosu:
https://www.youtube.com/watch?v=CI9LqHwdV3M